Edebiyat terimi olarak Hikmet: 1. Doğadaki nesnelerin mahiyetini, asıllarını anlatan bilgi, ahlaki ve öğüt verici sözdür. Edebiyatta, dini-ahlaki konuları işleyen, nasihat eden, atasözleri ve öğütlerle süslü nazma denir. Bu tür şiirler hikemi şiirler diye bilinir.
2. XII. yüzyılda Türkistan'da büyük bir tarikat kuran Ahmet Yesevi'nin şiirlerine ve bunlara benze- yen halk şiirlerine verilen ad.
3. Bir yaşama ya da davranış kuralı belirten, kısa ve özlü söz.
2. XII. yüzyılda Türkistan'da büyük bir tarikat kuran Ahmet Yesevi'nin şiirlerine ve bunlara benze- yen halk şiirlerine verilen ad.
3. Bir yaşama ya da davranış kuralı belirten, kısa ve özlü söz.
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi terimi olarak Hikmet: 1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah'ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize.
Genel Türkçe terimi olarak Hikmet: 1- Bilgelik.
2- Sebep, gizli sebep.
3- Allah'ın insanlarca anlaşılmayan amacı.
2- Sebep, gizli sebep.
3- Allah'ın insanlarca anlaşılmayan amacı.
Kur'an-ı Kerim terimi olarak Hikmet: 1. Bilgelik, felsefe.
2. Allah'ı (c.c.) gereği gibi bilme bilgisi.
3. İnsanın, varlıların hakikatini, gerçek yüzünü, gücü oranında bilip ona göre hareket etmesi.
4. Kur'an ve sünneti doğru bir şekilde anlayabilme ve amel etme yeteneği.
5. Hüküm vermede doğru karar verme yeteneği.
6. İslam dinindeki hükümlerin konuluş amaçları.
2. Allah'ı (c.c.) gereği gibi bilme bilgisi.
3. İnsanın, varlıların hakikatini, gerçek yüzünü, gücü oranında bilip ona göre hareket etmesi.
4. Kur'an ve sünneti doğru bir şekilde anlayabilme ve amel etme yeteneği.
5. Hüküm vermede doğru karar verme yeteneği.
6. İslam dinindeki hükümlerin konuluş amaçları.
Benzer Kur'an-ı Kerim Terimleri:
- Ârız Sonradan olma, sonradan ortaya çıkma, geçici olan.
- İstikamet 1. Hak yolda olma, hak yola girme, doğruluk, dürüstlük, adalet, denge,
- Muvaffak Başarılı olma.
- Şehadet Tanıklık, şahitlik, bir şeyin doğruluğuna inanma. Allah'tan başka tanr
- Ahsen-i Takvim (Ahseni Takvim) Allah tarafından insana verilen en güzel şekil, yaratılışındaki fiziks
- Liyakat Bir kimsenin, kendisine iş verilmeye uygunluk, yaraşırlık durumu, deği
- Ebru Kâğıt süslemeciliğinde kitre, kola vb. yapıştırıcılarla yoğunlaştırılm
- Emel Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek.
- Tâlim 1. Öğrenme, öğretme, okutma, ders verme 2. Egzersiz.
- Teennî Yavaş gitme, yavaş hareket etme.