Sponsorlu Bağlantılar
Dost Site
Ansiklopedik Bilgileri Alfabetik Olarak Görüntüleyebilirsiniz.
Ansiklopedik Bilgileri Alfabetik Olarak Görüntüleyebilirsiniz.
Sponsorlu Bağlantılar
Dost Site
Nisap:
1- Zekât ve fıtır sadakası verebilmek, hacca gidebilmek, kurban kesebilmek 
Nisap Miktarı:
Dînen zengin sayılmanın ölçüsüdür.Nisap miktarı ise 80.18 gr. altın, altına
Niyâz:
1. Yalvarma, yakarma.
2. Duâ etmek demektir.
Niyet:
Kasıt manasındadır ki, kalbin bir şeyi yapmaya yönelmesi demektir. Şeriatta
Nohut:
Ağırlık ölçüsü; her bir nohut, 0,1953 gram ağırlığındadır.
Noksan:
Azlık, tam olmayış, eksiklik.
Nur:
1-Aydınlık, ışık, parıltı.
2-İlahî bir güç tarafından gönderildiğine in
Nur Dağı:
İlk vahyin geldiği dağ.
Nüsha:
1- Birbirinin tıpkısı olan yazılı şeylerin her biri.
2- Gazete, dergi vb
Olağanüstü:
Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan; beklenmedik bir zamanda yapılan,
Olgun:
Bilgi, görgü ve hoşgörüsü gereği kadar gelişmiş, ağırbaşlı (kimse), kâmil.
Onur:
Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, gurur, şeref.
Oruç:
Allah rızasını umarak sabah imsak vaktinden akşam ezanına yani iftara kadar
Oruç Kefareti:
Ramazan'da mazeretsiz olarak kasten orucu bozmanın cezası olarak peş peşe t
Oruç Niyeti:
Niyetin yeri kalptir. İbadetlere niyette asıl olan kalp ile niyet etmektir.
Oruç Vakti:
Orucun vakti, ikinci fecirden başlayarak güneşin batışına kadar devam eden
Otorite:
Bir toplumun sosyal ve kültürel yapısına uygun olarak ortaya çıkan kurumsal
Öfke:
Engelleme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisi,
Öge:
1-Birleşik bir şeyi oluşturan basit şeylerden her biri, unsur, eleman.
2
Öğüt:
Bir kimseye yapması veya yapmaması gereken şeyler için söylenen söz, nasiha
Öksüz:
Anası veya hem anası hem babası ölmüş olan (çocuk).
Ölüm:
Ruhun bedene olan bağlılığının sona ermesi, ruhun bedenden ayrılması, canlı
Ömür:
Hayat, yaşama, yaşayış. İnsanın doğumundan ölümüne kadar geçen zaman.
Ön Yargı:
Bir kimse veya bir şeyle ilgili olarak belirli şart, olay ve görüntülere da
Örf:
Yasalarla belirlenmemiş olan, halkın kendiliğinden uyduğu gelenek, âdet. Ak
Öşür:
Tarım ürünlerinden onda bir ya da yirmide bir oranında verilen zekattır.
Özdeyiş:
Bir düşünceyi, bir duyguyu, bir ilkeyi kısa ve kesin bir biçimde anlatan, g
Özveri:
Bir amaç uğruna veya gerçekleşmesi istenen herhangi bir şey için kendi çıka
Panayır:
Belli zamanlarda ve genellikle küçük yerleşim birimlerinde kurulan, sergi n
Pano:
Üzerine bildiri, açıklama veya tanıtma kâğıtları tutturmak için hazırlanmış