İvazlı akit: her iki tarafa borç yükleyen sözleşme İvazsız akit: tek tarafa borç yükleyen sözleşme İvedi: Acele İzaa: Kaybetme; yitirme İzafe: Zammetmek; katmak; karıştırmak İzah: açıklama; izahat (açıklamalar) İzale: Giderme; giderilme İzale-i şüyuu: Herhangi bir malın kendisinin veya satılarak bedelinin paylaştırılması sure İzalei Şüyu (Ortaklığın Giderilmesi): İştirak halindeki mülkiyetin paylaştırılması işlemi. İzdivac: Evlenme İzhâr: Açıklama jüri: Yargıcılar kurulu Kaanî: kanaat eden; yeter bulup fazlasını istemeyen; inanmış; kanmış Kaasır: zorla işleten; kısa Kabahat: Hafif hapis, para cezası veya meslek ve sanattan alıkonulma ile cezalandırı Sponsorlu Bağlantılar Kabil: kabul eden; kabul edici; olan; olabilir Kabili rücu: Dönülebilir Kabl-el-işgal: işgalden önce Kabotaj Hakkı: Türk kara sularında, Türkiye'deki akarsu ve göllerde gemi bulundurma, bunla Kabul: İcabın karşı tarafça olumlu biçimde cevaplandırılması. Kabz: alma; elde tutma; edinme Kabzeylemek: almak; elde tutmak; edinmek Kadastro: Arazilerin ve arsaların yerini, alanını, sınırlar& Kadîm: çok eski zaman; eski Kadri maruf: Takdir edilen miktar. Kadük: Değerini, önemini yitirmiş, geçerliliği kalmamış, eskimiş Kadük olma: Değer yitimi. Kadüklük: Kadük olma durumu; değer yitimi Kâffe: hep; bütün; cümle Kâfi: yeter; yeterli Sponsorlu Bağlantılar DİĞER SAYFALAR :« Önceki12...333435363738394041...8384Sonraki »Hukuk Terimleri Sözlüğünde 2517 Terim Kayıtlı