Japonya Ülkesi
(Japonca: Nippon, Fr.: Japon, İng.: Japan), Doğu Asya'da devlet. Dördü büyük, birçok ada üzerinde kuruludur. Dört büyük ada, kuzeyden güneye: Hokkaido (eski adı: Yezo), 78.514 km2, Honşu (eski adı: Hondo) 230.782 km2, Kyuşu 42.024 km2, Şikoku 18.780 km2'dir. Öteki küçük adalarla (bunların en büyüğü, toplam 2.389 km2 alanı olan Ryu-Kyu'lardır) birlikte toplam yüzölçümü 372.313 km2 dir. Kuzeyden güneye uzunluğu 2.500 km., en geniş yerinde 272 km. ve kıyılarının uzunluğu 30.000 km.ye yaklaşır. Başkenti Tokyo (nüfusu 11.855.000, çevresiyle birlikte 27.000.000 - 1998). Öteki önemli kentleri: Osaka, Yokohama, Nagoya, Kyoto, Kobe, Kita-Kyuşu, Sopporo, Kawasaki'dir. Resmî dili Japonca, dini Budizm ve Şintoizm'dir. Asya'nın kuzeydoğu kıyılarıyla Pasifik Okyanusu arasında yaklaşık 45° ve 30° kuzey enlemleri arasında uzanan Japon adaları orta kuşakta yer alır. Her yanı yağışlıdır. Yıllık yağış tutarları 1.000-2.500 mm. arasındadır. Fizikî bakımdan adaların en göze çarpan özelliği, çok dağlık olmalarıdır. Bütün Japonya'nın %85'i dağlarla kaplıdır. Bu dağların bir bölümü volkaniktir. Ülkedeki 192 volkandan 58'i etkindir; ülkenin en yüksek yeri olan 3.776 m.lik Fuji-Yama 1707'den beri sönmüş bir volkandır. Öte yandan sismik hareketler Japon adalarının başka bir özelliğidir. Bazıları şiddetli olmak üzere, çok sık deprem olur. Son yıllarda nüfus artışı denetim altına alınmaya çalışılmakta, bunun sonucu olarak da doğum oranı önemli ölçüde düşmektedir. Bununla birlikte, 1987'de 122 milyonu aşan nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkelerinden biridir. Fakat nüfus yoğunluğu bakımından Hollanda ve Belçika ile karşılaştırılabilir. Hele, tarım alanlarındaki yoğunluk dünyada en yüksek düzeydedir. Japonya yüzyıl öncesine dek, bazı el sanatları dışında ekonomisi geri kalmış bir tarım ülkesi" href="/ulkesi.htm">ülkesiydi. Modern Japonya tarihi 1867-1912 yılları arasında ülkeyi yönetmiş olan İmparator Meiji ile başlar. Bu kısa dönemde, Batı'da yüzyıllar boyunca elde edilebilen ekonomik ve toplumsal gelişmeler gerçekleştirilmiş, modern endüstrisi ve modern siyasal kuruluşlarıyla yepyeni bir ulus, ekonomisi güçlü bir devlet doğmuştur. İmparator Meiji hükümdarlığının ilk yıllarında ülkenin merkezini Kioto'dan Edo'ya taşıyarak, bu eski kente "Doğu Başkent" anlamına gelen Tokyo adını verdi. Devleti meşruti bir krallık durumuna getirerek, feodal dönemdeki sınıfları kaldırdı. Daha 19. yüzyıl sona ermeden güçlü bir devlet olan Japonya, 1894-1895'te Çin'i, 1904-1905'te Rusya'yı yenilgiye uğratarak Güney Sahalin'i, Tayvan ve Kore'yi ele geçirdi. Mançurya'da bazı siyasal yararlar sağladı. Japon yakın tarihinin en önemli kişisi olan Meiji, 1912'de öldü. Yerini alan Taisho zamanında Japonya genişlemesini sürdürdü. I. Dünya Savaşı'ndan sonra Pasifik'te birçok adaları ele geçirdi. 1926'da bugünkü imparator Hirohito yönetimi başladı. 1926'dan II. Dünya Savaşı sonuna dek geçen 20 yıllık süre, Japon tarihinin en bunalımlı dönemidir. İki dünya savaşı arasındaki yıllarda, ülkenin iç politikasında ve toplumsal yapısında aksaklıklar başladı, bazı siyasal yolsuzluklar, siyasal partilerin halk üzerindeki etkisini azalttı, buna karşı askerî bir kliğin ülke içindeki gücünü artırdı. 1937'de Çin'e karşı girişilen savaşta elde edilen başarılar, dış siyasette emperyalist bir yol izlenmesini kolaylaştırdı. Siyasî partiler kapatıldı, bunların yerine birleşik bir ulusal parti kuruldu. Fakat ulusal meclisin (Diet) hemen hiçbir işlevi kalmamıştı. Avrupa'da Roma-Berlin Mihveri'nin savaşın ilk yıllarında elde ettiği başarılar Japonya'yı da etkiledi ve Japonya 1941'de Pearl Harbor baskınıyla ABD'ye karşı savaşa girdi. Japonya 1943 yılına dek büyük başarılar kazandı. Pasifik ve Güney Asya'da birçok yerleri ele geçirdi. Ancak bu geçici başarılar, sonucu değiştirmeye yetmedi, 6 ve 9 Ağustos 1945'te Hiroşima ve Nagazaki'ye Amerikalılar tarafından atılan atom bombaları Japonya'yı teslim olmaya zorladı. 7 yıl süren ABD işgalinin ardından 1952'de egemenliğine kavuştu. 1954 yılında ABD'yle işbirliği antlaşması imzalandı. Bu tarihten beri tutucu Liberal Demokrat Parti hükümetleriyle yönetilen Japonya, son dönemlerde, sol oyların artması nedeniyle, Liberal Demokrat çoğunluklu koalisyonlarla yönetilmeye başlandı. Bugün endüstri ve ticaret alanında dünyanın en büyük devletlerinden biridir. 1952'den beri ekonomik kalkınma çok hızlı bir tempoyla ilerlemektedir. Dağların geniş yer kaplaması yüzünden ekili topraklar çok sınırlıdır (ülkenin %15'i kadar). Fakat küçük mülkler hâlinde olan tarlalar (ortalama tarla büyüklüğü 0,4 hektardır) bir çiçek bahçesi özeniyle işlenir; gübrelenir, sulanır ve mümkün olan en yüksek verim alınır. Ayrıca güney Japonya'da iklim koşulları yılda iki kez ürün almaya elverişlidir. Başlıca besin maddesi ve birinci tarım ürünü pirinçtir. Buğday ve öteki tahılların üretimleri azdır. Patates, tatlı patates, şekerkamışı, pamuk, tütün, çay başlıca tarımsal ürünlerdir. Hayvancılık pek gelişmemiştir. Buna karşılık dünyada en çok balık avlanan ülkelerden biridir. Japonya yeraltı kaynaklarıyla zengin bir ülke sayılamaz. Petrol, demir cevheri, kok kömürü, boksit ve daha birçok madensel hammaddeler dışarıdan alınır. Her ne kadar 20-30 milyon ton arasında maden- kömürü üretilirse de, kalite bakımından düşük olan bu kömür kok üretimine ve öteki özel amaçlara pek elverişli değildir. Bununla birlikte, başta kurşun, çinko, kükürt gibi madenler çıkarılır ve belli ölçülerde ulusal gereksinimleri karşılar. Petrol üretimi ancak birkaç haftalık gereksinime yetebilir. Fakat elektrik üretim ve tüketiminde en ileri ülkelerden biridir. Yalnız Asya Kıtası'nın değil, bütün dünyanın en büyük endüstri ülkelerinden biri olan Japonya'da başlıca endüstri kolları şunlardır: Çeşitli dokumalar (pamuk ABD'den, yün Avustralya'dan satın alınır), bunlar arasında sentetik dokumalar son yıllarda artmıştır; demir cevherinin büyük kısmı dışarıdan alınmakla birlikte Japonya, dünyanın başlıca demir ve çelik üreticisi ülkelerinden biridir; imalat endüstrisinin her kolunda üretim yapılmaktadır. Çeşitli makineler, otomobil, öteki ulaşım araçları, özellikle gemi yapımı, elektrik ve elektronik aletler (radyo, televizyon, bilgisayar, optik aletler); demiryolu malzemesi; kimya ve petro-kimya endüstrileri çok gelişmiştir. Büyük endüstri kuruluşları, her çeşit eşyayı seri olarak üretir. Bu eşyalar kaliteleri ve düşük fiyatlarıyla dünyanın her tarafında geniş pazarlar bulur. Dünyanın her yanıyla ticarî bağlantısı vardır. Bu ticaretin büyük bölümünü, Liberya'dan sonra ikinci sırayı alan deniz ticaret filosuyla yapar.