Edebiyat terimi olarak Tuluat: 1- Yazılı metni olmayan, kararlaştırılmış taslağı; yerine, zamanına göre oyuncular tarafından, sahnede yakıştırılan sözlerle tamamlanan tiyatro türü.
2- Karagöz ve Ortaoyunu'nda olduğu gibi, önceden yazılmış bir metne dayanmadan ama örgüsü önceden bilinen, oyuncuların bu örgüye göre o andaki buluşlarıyla konuşarak geliştirdikleri halk tiyatrosu türü.
2- Karagöz ve Ortaoyunu'nda olduğu gibi, önceden yazılmış bir metne dayanmadan ama örgüsü önceden bilinen, oyuncuların bu örgüye göre o andaki buluşlarıyla konuşarak geliştirdikleri halk tiyatrosu türü.
Osmanlıca terimi olarak Tuluat: Sahnesiz ve metinsiz oynanan halk tiyatrosu.
Benzer Osmanlıca Terimleri:
- Sadaret
Sadrazamlık makamı.
- Şadırvan
Halkın abdest alması için cami avlularına yapılan ve çok sayıda musluğ
- Kaptan-ı Derya
Donanmanın başı, deniz kuvvetleri baş kumandanı.
- Arpa Emini
Saraydaki padişah ahırının en üst düzeydeki yöneticisi. Ahır masraflar
- Alay Meclisi
Alay işleri ve meseleleri hakkında gerekli kararları alıp uygulamaya k
- Tabaklar Ahibabası
Deri imalatçılarının esnaf loncası başkanı.
- Abkeş
Tekkelerde su çekenlere verilen addır. Farsça su manasına gelen "ab" i
- Kıble taşı
Açık alanlarda oluşturulan namazgahlarda kıblenin yönünü belirtmek içi
- Kaldırımcı Kethüdası
Götürü usülde taş döşeyerek yol yapan kaldırımcı esnafının yaptığı işi
- Vezir-i Azam(Sadrazam)
Bugünkü başbakan durumunda olan veziri azam, padişahın vekili olarak g