Adıyaman İli
Büyük kısmı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde kalan il ve aynı ilin merkezi olan kent. 1954'e kadar Malatya'ya bağlı bir ilçeyken sözü geçen tarihte il hâline getirildi. Kuzeyde Malatya, doğuda Diyarbakır ve Şanlıurfa, güneyde Şanlıurfa ve Gaziantep, batıda Kahramanmaraş illeri arasında kalır. Güneydoğu Toroslarla, onların güneyindeki tepelik alanlar ve plâto düzlüklerinde bulunan Adıyaman ili, iklimi ve doğal bitki örtüsü ile Güneydoğu Anadolu'nun genel özelliklerini taşır: Az çok karasal bir iklim ve step formasyonu. Tahıl, pamuk, baklagiller ve bazı meyvelere dayanan tarım (mercimek, antepfıstığı, üzüm) ve hayvancılık önemlidir. Fakat tarımsal üretim başka illere göre azdır. İl topraklarından geçen suların çoğu Fırat'a karışır (en önemlisi Kâhta Çayı). Bakır, krom ve az miktarda petrol çıkarılır. Ekonomisi tamamen tarıma dayalı olduğu için kırsal nüfus oranı yüksektir (%90 kadar). Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) bir parçası olan Atatürk Barajı'nın il tarımına büyük bir canlılık ve çeşitlilik getirmesi öngörülmektedir. Adıyaman'da 40 kadar petrol kuyusu açılmıştır. Bunların büyük çoğunluğu Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı tarafından işletilmektedir. Günlük verim 750-1500 varildir. Adıyaman küçük bir ticaret merkezi olmaktan öteye gidememiştir. İlde, büyük sanayi işletmesi sayılabilecek birkaç kuruluş vardır. Bunlardan devlete ait olan dördü pamuklu dokuma, süt ürünleri, tütün ve çimento işkollarında; özel kesime ait olanı ise madenî eşya işkolunda etkinlik gösterir. İl merkezi Adıyaman, Malatya Dağları'nın (Güneydoğu Toroslar) güney etekleri önünde kurulmuştur. Adıyaman, Orta Çağ'da kurulan bir kenttir. Kesinlik kazanmamakla birlikte, bir İlk Çağ kentinin yerine kurulmuş olabileceği görüşü de hâkimdir. Kurulduğu dönemde adı Hısn Mansur olan kentin bu adının Emevî kumandanlarından Mansur bin Câvana'dan geldiği söylenir. Müslümanlığın ilk devirlerinde, devleti Bizans'a karşı koruyan önemli kalelerden biriydi. 10. yüzyıldan 16. yüzyılın başına kadar Bizanslıların, Haçlıların, Selçukluların, Memlûklirin egemenliğinde yaşadı. 1516'da I. Selim tarafından Osmanlı topraklarına katıldı. Türkler kentin hem eski adını kullandılar, hem de "Adıyaman" dediler.