Akıl Ve Ruh Hastalıkları
Kişinin kalıtımı, çevresi ve geçirdiği ağır hastalıkların etkisinde akıl yeteneklerinin çeşitli biçimlerde gösterdiği uyum bozuklukları için kullanılan terim. Ruhsal hastalıkların nedenleri konusunda çok kesin bilgiler yoktur. Ayrıca fiziksel hastalıklarda olduğu gibi, hastanın kişiliği de hastalığın biçimini ve klinik tabloyu belirlemede önemli bir etkendir. Psikozlar ve belli başlı tüm psikiyatrik hastalıklar, sinir sistemini oluşturan sinir hücrelerinin normal işlevlerindeki bozuklukla ilgilidir. Birçok akıl hastalığında genetik, biyokimyasal bozukluk saptanmıştır. Normal metabolizma etkinlikleri için gerekli olan vitaminlerin, bu arada özellikle B vitamininin yetersizliği ruhsal bozukluklara yol açar. Beyin korteksinin işlevindeki bozukluk çok kere buradaki sinir hücrelerinin aminoasit ve protein yapımlarındaki aksaklıklardan ya da anatomik bozukluklardan ileri gelmektedir. Ayrıca, kendi kendine çalışmayı sağlayan hormonal işlevlerin düzensizliği de orta beyindeki merkezler arasında dengenin bozulmasına ve psikosomatik denilen birçok hastalıkların oluşmasına neden olmaktadır. Akıl ve ruh hastalıkları genel olarak iki büyük gruba ayrılır. Şiddetli seyreden, belirgin derecede bozuk bir davranışa yol açan, normal yaşamın bir belirtisi ya da abartılmış biçimi olarak açıklanamayan ve hastanın, sezgisini yitirdiği bir akıl hastalığı olan psikozlar birinci gruba girer. Bu ögelerin eksik ya da az belirgin olduğu durumlardaysa psikonevroz terimi kullanılır. İkinci grup, uyum, özellikle kişilerarası ilişkilerin bozukluğundan ötürü ortaya çıkan nevrozları kapsar. Nevroz ya da psikonevrozların psikozlardan farkı, başta, duygusal yaşantı ve davranışın nitelik bakımından farklı oluşudur. Ayrıca nevrozlarda gerçeklikle ilişki bozulmamıştır, genellikle sezgi hâlâ vardır. Psikonevrozların klasik olarak dört biçimi vardır. İsteri, nevrasteni, psikasteni ve sıkıntı nevrozu. Akıl hastaları, psikiyatristlerce yapılacak tedavi ve uygulanacak ilâçlarla, psikoterapi, davranış tedavisi ve elektroşok gibi yöntemlerle tedavi edilebilmektedir.