Barbaros Hayrettin Paşa Kimdir?
Barbaros Hayreddin Paşa, 1478 yılı civarlarında Midilli'de doğdu. Aslen Vardar yeniçesinden olan babası Yakup Ağa, bir Osmanlı sipahisiydi ve 1461 yılında Midilli'nin fethi sırasında Fatih Sultan Mehmed ile birlikteydi. Asıl adı Hızır olduğu halde Barbaros ve Hayreddin lakaplarıyla tanınır. Batılılar havuç rengine çalan kırmızı sakalından dolayı, ağabeyi Oruç'a verdikleri "Barbarossa" adını daha sonra Hızır içinde kullandıklarından Barbaros diye tanınmış, Hayreddin lakabını ise kendisine Yavuz Sultan Selim takmıştır.
Barbaros Hayreddin Paşa, kardeşleri İlyas ve Oruç ile beraber birçok deniz savaşında bulundu. Diğer kardeşi İshak ise Midilli'de kaldı. Barbaros Hayreddin Paşa, Cezayir seferine Oruç Reis ile birlikte çıktı. Cezayir'in fethedilmesinden sonra Oruç Reis, Cezayir'e Bey oldu. Barbaros Hayreddin Paşa, İshak ve Oruç Reis'ler şehit olunca Cezayir Beyliği'ne atandı. Beylerbeyi unvanını alan Barbaros Hayreddin Paşa, İstanbul'a gelip 1534 yılında Kaptan-ı Derya oldu. Bir çok zafer kazanan Barbaros, Avrupa'da nam saldı. Avrupalılar çocuklarını Barbaros geliyor. diye korkutur hale geldiler. 5 Temmuz 1546 tarihinde vefat eden Barbaros Hayreddin Paşa, sağlığında Beşiktaş'ta yaptırdığı medresenin yanındaki türbesine defnedildi. Onun ölümü için "Mate reisü'l-bahr-Denizin reisi öldü" denildi. Barbaros Hayreddin Paşa zamanında Osmanlı denizciliği gücünün zirvesine ulaşmış, onun mektebinde yetişen değerli denizciler ve teşkilatlı tersane sayesinde, bu güç varlığını bir süre daha devam ettirmiştir.
Barbaros Hayreddin Paşa, alim ve cesur bir komutandı. İri yapılı ve kumral tenliydi. Saçı, sakalı, kaşları ve kirpikleri çok gürdü. Ömrü denizlerde geçtiğinden Rumca, Arapça, İspanyolca, İtalyanca ve Fransızca gibi Akdeniz dillerini çok iyi bilirdi. Çinili Hamam kendisine aittir. Oğulları Mehmed Paşa, Hasan Paşa ve Vali Paşa'dır.
Ansiklopedik Bilgi
(1467 ?, Midilli-1546 İstanbul), Türk denizcisi. Asıl adı Hızır'dır. Barbaros lâkabının, ağabeysi Baba Oruç'tan geldiği söylenir. Batılılar ise, ona İtalyanca "Kızıl Sakal" anlamında "Barbarosa" dendiğini, Barbaros lakabının bundan verildiğini savunur. Babası Eceovalı Yakup, bir sipahi subayıydı. Barbaros'un Yusuf, İshak, Oruç ve İlyas adında dört kardeşi vardı. Yusuf küçükken ölmüştü. Barbaros, Saroz ve Selânik'e gemi işleterek ticaret yaparken İlyas ile birlikte Rodos şövalyelerine esir düştü. Rodos'tan kaçarak, Akdeniz'de korsanlık yapan ağabeyisi Oruç ile birleşti ve Cerbe Adası'nı kendilerine üs edinerek Hristiyan gemilerine karşı korsanlık yapmaya başladılar. Cezayir Kalesi'ni İspanyollardan alarak burada bir hükümet kurdular (1516). Hükümetin başına geçen Oruç Reis, İspanyollar ve Araplar ile çarpışırken öldü (1519) ve Barbaros, onun yerine geçti. Düşmanlarına tek başına karşı koyamayacağı için Yavuz Selim'e, buraların da Osmanlı topraklarına katılmasını önerdi. Bu önerisi kabul edilerek emirlik rütbesi verildi, ayrıca emrine 2.000 yeniçeri gönderildi. İstanbul'a geldi (1520). Önce beylerbeyi, sonra da kaptanıderya (amiral) oldu. Ölünceye kadar Akdeniz'de Osmanlı donanmasını yönetti, birçok başarı kazandı. Denizden Haçlı Seferleri'ne karşı koydu. Avrupa kıyılarına seferler yaptı. Cezayir'deki topraklarını genişletti. Birleşik Haçlı donanmalarına, Şarlken ve amirali Andrea Doria'ya karşı ünlü Preveze Deniz Savaşı'nı kazandı (1538). Böylelikle 16. yüzyılda Akdeniz bir Türk gölü hâline geldi. Fransa Kralı I. François, Osmanlılardan yardım isteyince, donanmasıyla V. Karl'ın (Şarlken) donanmasını bozguna uğrattı. Nice'i alarak Fransa kralını kurtardı. Tunus'u ele geçirdi. 1544'te İstanbul'a döndü, artık sefere çıkmadı ve burada öldü, Beşiktaş'taki türbesine gömüldü. 1944'te türbesinin yakınına heykeli dikildi.