Fener Nedir?
Yağmurlu veya rüzgârlı havalarda kullanılan, her tarafı camla kapatılmış mum veya lamba muhâfazalı aydınlatma aracı.
İnsanlar tarafından çok eski zamanlardan beri kullanılmaktadır. Avrupa'da bilhassa 16. yüzyıldan îtibâren evlerin merdivenleri, sofalar, odalar, güzel fenerlerle donatılmış, daha sonraları özel binâların bahçe ve içleri bunlarla süslenmiştir. Fenerlerin içinde önceleri mum yakılırdı. Yanıcı yağlara batırılan fitillerin yakılması esâsına dayalı fenerler de vardı. Petrolün bulunması bu fenerleri, hem iyice yaygınlaştırdı, hem de gazyağı kullanılmasına sebeb oldu. Bugün de, bilhassa köylerde kullanılan fenerlerde gazyağı yakılmaktadır.
Anadolu'da 20. yüzyıl başlarına kadar, her yerde yaygın olarak fenerin çeşitli tipleri kullanılmıştır. Bekçilerin, yatsı namazına gidenlerin, gezmek için çıkanların, yangına koşanların kullandıkları lambalar, yüzyıllarca insanlara faydalı olmuştur. Ramazan günlerinde, bayramlarda ve mühim günlerde önemli yerler geceleri fenerlerle süslenirdi. İstanbul'un fethinde gemilerde ve surların tarafında fenerlerle yapılan şenlikler Bizanslıları dehşete düşürmüş, gece yarısında hepsinin âniden aynı anda söndürülmesi halkı panik içinde kiliselere koşturmuştur.
Eski zamanlarda yine sokaklarda gezerken el-feneri taşırlardı. Bunlar bildiğimiz normal fenerlerden farklı yapıya sâhiptiler. Bu çeşit el-fenerlerinin muşambalı ve camlı olmak üzere iki çeşidi vardı.Camlı olan çeşitleri normal fenere benzerdi. Muşambalı el-fenerleri körüklü bir boru şeklinde olup, katlanarak kapanır ve istenildiği zaman kolaylıkla açılırdı. Bunlara "İşkembe fener" de denilmiştir.Muşamba fenerlerin dâire şeklinde olan alt ve üst kısımları pirinç veya gümüşten kabartma işlemelerle süslenirdi.Camlı fenerlerin bugün için de kullanılan elektrik, havagazı, gaz yağıyla yanan çeşitleri vardır.
Elektriğin köylere kadar yayılması, fenerlerin önemini oldukça kaybettirdi. Bugün daha çok gemici feneri ismiyle anılan tipleri bâzı yerlerde kullanılmaya devâm edilmektedir.
Modern el feneri (lambası): Günümüzde el fenerinin yerini el lambası almıştır. Tipik bir el lambasında önde küçük bir ampul ve arkasında silindirik bir yuvada bir veya daha fazla pil bulunur. Gelişmesini, Georges Leclanhés'in kuru pili (1866) ve Thomas Edison'un ampulü bulmasına borçludur.İlk defâ 1890'da piyasaya çıkarılmıştır.Modern cep lambalarında lambanın arkasında bir yansıtıcı ve pilleri ucunda sürekli teması sağlayan bir yay mevcuttur. Dolmakalem büyüklüğünden, 60 cm boyuna kadar değişik boyutlara sâhiptir. Evlerde, otomobil sürücüleri, sporcular ve kampcılar tarafından yaygın bir şekilde kullanılır.