Sipahi Nedir?
Osmanlı İmparatorluğu'nun askerî örgütünde timar adıyla aldıkları araziye karşılık, savaş zamanlarında kendi hayvanlarını ve kanunen götürmeye zorunlu oldukları cebelüleri (silâhlı askerler) ile birlikte sefere katılan bir askerî sınıf; süvari askeri. Bunlar akıncılık ve karakol hizmetleri yaparlar ve düşman karşısında piyadelerin korunmasını ve desteklenmesini sağladıkları gibi, gerektiğinde saldırılar da düzenlerlerdi. Sipahilik bir kurum olarak ilkin, I. Murat zamanında oluşturuldu. Sipahilere verilen timarlar bin akçeden yirmi bin akçeye kadardı ve miktarı çoğaldıkça timar sahibi olan sipahi kendinden başka sefere "cebelü" ve "gulâm" (savaşçı asker) götürmek zorundaydı. Sipahiler sefer ilân edilince, yapılan çağrı üzerine "serasker"in bulunduğu yere askerleriyle birlikte giderler ve orduya katılırlardı. Yasal bir özürü olmaksızın çağrıya uymayanların timarı ellerinden alınıp başkasına verilirdi. Sipahi kendi timarı içinde oturan reayadan kişisel vergi niteliğinde olan "ekinlu bennak", "caba bennak" resimlerini aldığı gibi araziden öşür, salariye, dönüm resmi de alırdı. Koyunlardan ağnam resmi, arı kovanlarından kovan resmi, değirmenlerden, bağlardan önceleri belirlenen resimleri de almak sipahiye aitti. Sipahilerin timarları içinde kişiler tarafından tasarruf olunan yerler olduğu gibi, doğrudan doğruya kendisi tarafından ekilip biçilen "hassa çiftliği" denilen yerler de vardı. 1825 yılında, Yeniçeri Ocağı'nın lağvından kısa bir süre sonra, Rumeli ve Anadolu'daki sipahilerin önemli bir bölümü humbaracı ve lağımcı ocaklarına geçirildiler. 1847 yılında da bütün timar ve zeamet erbabı, kaydıhayat koşuluyla ve yarı timar bedeliyle emekli edildi ve bu suretle de sipahilik tarihe karıştı. Yeniçeri örgütü arasındaki süvarilere de "sipahi" denilirdi. Bunlar merkezde bulunur ve Yeniçeri Ocağı örgütünden sayılırlardı.