Yeniçeri Ocağı Nedir?
Osmanlı Devleti'nin en önemli askerî gücünü oluşturan kurum. Kapıkulu Ocaklarının en önemlisidir. Yaya Ortaları, Sekban Bölükleri ve Ağa Bölükleri olmak üzere üç bölüme ayrılır. Yaya Ortaları; en eski yeniçeri sınıfıdır. Bunların her biri Deveci, Tekke, Katrancılar, İmam Haseki, Solak, Zagaracılar, Turnacılar, Seksoncu, Zemberekçi, Tüfenkçi ortaları gibi adlar alırlardı. Ortabaşlarına "yayabaşı" adı verilirdi. Bu ortalar öteki (Ağa ve Sekban) ortalarına göre imtiyazlıydılar. En önemli hudut kalelerine muhafız olarak bu ortalar gönderilirdi. Sekban Bölükleri, yaya ve atlı olmak üzere iki kısımdı. 33. bölüğüne Avcı, başlarına da "sekbanbaşı" denirdi. 1451 yılına kadar yeniçeri ocağından ayrı bir bölümdü. Ancak bu tarihten sonra yeniçeri ağalarının sekbanbaşı olması kuralı getirildi.
Piyade ve süvari sekbanlar, padişahla birlikte ava çıkarlardı. Ağa Bölükleri; II. Beyazid zamanında kuruldu. Padişahın tahta çıkışı sırasında bazı yeniçerilerin isyankâr hareketleri sonucu sekbanbaşıların Yeniçeri Ağası olma geleneği kaldırıldı. Bunun yerine saraydan padişaha bağlı birinin ağa olması kuralı getirildi. yeniçeri ocağının en büyük kumandanı yeniçeri ağasıdır. Padişahların tahta geçebilmeleri bu yeniçeri ağalarının onlara olan itaatine bağlı olduğu için padişahlar çoğunlukla bunları en güvendikleri kişilerden seçerlerdi.
Yeniçerilere üç ayda bir ulûfe denilen maaş ödenirdi. Yeniçeriler sıkı bir disiplin içinde yaşarlar, askerlik dışında başka bir işle uğraşmazlardı; ancak emekli olduktan sonra evlenebilir ve ticaret yapabilirlerdi.
Yeniçeriler savaşta ve barışta padişahın yanında yer alarak, onu korumakla görevliydiler. Normal zamanlarda İstanbul'un güvenlik işlerinden de onlar sorumluydu.
Acemi Oğlanlar Ocağı, yeniçeri ocağına asker hazırlardı. Acemi oğlanlar, en az altı ya da yedi yıllık bir eğitimden sonra bostancılık ve baltacılık gibi hizmet sınıflarına geçer, bu sınıflarda deneyim kazandıktan sonra kıdem ve yeterlilik durumlarına göre yeniçeri olabilirlerdi.
Yeniçeri ocağının bu işleyişi 16. yüzyıldan itibaren bozulmaya başladı. Yeniçeriler bu dönemden itibaren devlet içinde başlıbaşına bir baskı grubu hâline geldiler. Artık saltanat kavgalarına karışıyor ve padişahları tahttan indirerek öldürüyorlardı. Ayrıca halka karşı da bir takım zorba hareketlerde bulunarak toplumun huzurunu bozuyorlardı. Bu nedenlerden dolayı birçok padişah yeniçeri ocağını yeniden düzenlemeye çalıştı. Sonunda II. Mahmut döneminde 1826 yılında yeniçeri ocağı kaldırıldı.