Tarih terimi olarak Dergah: Tarikattan olanların barındıkları, ibadet ve törenler yaptıkları yer, tekke.
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi terimi olarak Dergâh: 1. Kapı, eşik, sığınılacak yer, makam, tekke, zaviye, hankâh.
2. Bir tarikat şeyhi ile o tarikata mensup dervişlerin toplanıp ibadet yaptıkları ve kendilerini ilmen ve manen geliştirerek eğitim gördükleri yer.
2. Bir tarikat şeyhi ile o tarikata mensup dervişlerin toplanıp ibadet yaptıkları ve kendilerini ilmen ve manen geliştirerek eğitim gördükleri yer.
Tasavvufi-Tasavvuf terimi olarak Dergâh: Farsça. Kapı, eşik, kapı yeri, sığınılacak yer, makam, tekke gibi mânâları vardır. Tarikat mensubu şeyhlerle, dervişlerin ikametgahı olan büyük tekkelere dergâh denir. Hürmeti arttırmak için şerif sıfatı eklenerek Dergâh-ı Şerîf de denilir. Kelime hafifletilerek "dergeh" şeklinde de telaffuz edilir.
Benzer Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri:
- Sala Arapça. Ezandan önce, özellikle Cum'a günleri, Hz. Muhammed (s)'i övme
- Rabbani Rab'ba mensup, Allah adamı anlamına Arapça bir kelime. Velilere, Rabbâ
- Ahir Arapça, son demektir. Her şeyin evvel ve ahiri Allah'tır. Halife olan
- Üryan Arapça, çıplak demektir. Tasavvuf düşüncesindeki, "çıplak geldik hiç b
- Fenafişşeyh (Fena Fi'ş-Şeyh) Arapça, şeyhte fâni olmak demektir. Müride göre şeyhi, gözü önünde gör
- Evliya Arapça velî kelimesinin çoğulu olup dostlar anlamını ifade eder. Hayat
- Telbîs Arapça, birbirine karıştırmak manasına bir kelime. Bir şeyin, zıddı ol
- Salih Arapça, istikamet ve iyilik sahibi dürüst kimseye denir.
- Maşuk Arapça, sevgili demektir. Allah. O, her yönden sevilmeye lâyıktır.
- Silsile Tasavvufi yolların hepsinde günümüzdeki mürşitten Hz. Peygamber'ekada