Maden Ve Madencilik
Cevher ve minerallere verilen ad (maden) ve yerkabuğundan ekonomik önemi olan cevher ve mineralleri çıkarma işi (madencilik). Organik bir tortul kayaç olan ve yakacak olarak kullanılan kömür ve genel olarak maden çıkarmak için açılan ocaklar da maden adıyla anılmaktadır. Yüzeyde ya da yüzeye yakın bir derinlikte bulunan madenleri çıkarmada "açık ocak işletmeciliği" ya da kısaca "açık işletme" teknikleri uygulanır. Açık işletme, teraslar biçiminde yapılan bir kazıdır ve hem kazıcı makineler hem de taşıyıcı kamyonlar, bu teraslardan çalışır. Ağır tortu (plaser) madenciliğinde ise altın, platin, kalay gibi ağır metallerin suda yıkanınca dibe çökmesinden yararlanılır. Bunda basınçlı suyla hafif örtüyü alıp daha ağır minerallerin çıkarılmasına dayanan sulu kazı teknikleri de uygulanır. Fazla kalın olmayan bir örtü tabakasının kazıyla alınarak, örneğin bir kömür damarına ulaşmak da açık işletme tekniklerindendir. Maden iyice derindeyse yeraltı madenciliği teknikleri uygulanır. Bu, esas olarak bir maden kuyusu, yatay ve eğik galerilerden oluşan bir maden ocağı açmak demektir. Yeraltı maden ocağı havalandırma, ışıklandırma ve yeraltı sularının ya da zehirli gazların dışarı atılması için pompalama da gerektirir. Yeraltında kazı işlemi madenci kazması, makine ve sınırlı ölçüde dinamit gibi patlayıcılarla sürdürülür. Madenciliğin gelişmiş olduğu ülkelerde kimi madenler otomatik makinelerle kazılıp çıkarılmaktadır. Türkiye'de madencilik sektöründe, yarısı yeraltında olmak üzere 100 bine yakın işçi çalışır. Bu sektörde ağırlığı kömür oluşturur. Kömür madencilerinin karşılaştıkları en büyük tehlike grizu patlaması ve göçüklerdir. Madenin ve ocağın cinsine ya da çalışma koşullarına bağlı olarak madenciler arasında çeşitli meslek hastalıkları da görülür. Bu nedenle örneğin Zonguldak havzasında kömür işçileri birkaç ay arayla, "münavebe" yöntemiyle çalıştırılır.