Tarih Nedir?
Toplumları ve ulusları etkileyen hareketlerden doğan, olayları zaman ve yer göstererek anlatan; bu olaylar arasındaki ilişkileri, daha önceki ve sonraki olaylarla bağlantılarını, karşılıklı etkilenmeleri, her ulusun kurduğu uygarlıkları, kendi iç sorunlarını inceleyen bilim.
Tarih insanların yaşayışlarını, yer ve zaman göstererek anlatır. Olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkilerini ortaya koyar. Bunun için de geçmişten günümüze kalan belge ve eşyalardan yararlanır. İnsan topluluklarının geçmişte yaşadığı her olay tarihin konusu içine girer. Bu nedenle arkeoloji, paleografi, antropoloji, kronoloji, soybilim gibi başka bilim dallarından yardım alır.
Eski çağlardan beri insanlar, zamanı belirtmek için çaba harcamışlardır. Zaman konusunda başkalarıyla anlaşabilmek için bir yol bulmaya çalışmışlardır. Bu amaçla önce Dünya'nın hareketleri gözlemlenmiş, gece ve gündüzün dünyanın hareketleriyle bağlantılı olduğu düşünülmüştür. Bu çalışmalar sonunda insanlar, önce yılları, ayları, haftaları, günleri ve sonra da saatleri belirleme ve birbirine anlatma yolunu bulmuşlardır. Dünya'nın Güneş çevresinde bir tam dönme süresi olan 365 gün 6 saatlik süre bir yıl olarak kabul edilmiştir. Yüz yıl süren bir zaman dilimine de yüzyıl denmiştir. İnsanlık tarihini etkilemiş olayların oluş zamanı dikkate alınarak çağ adı verilen zaman dilimleri belirlenmiştir. Örneğin, yazının bulunması İlk Çağın başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Yazının bulunması tüm insanlığı etkileyen büyük bir olay olduğu için, bir çağın başlangıcı olarak kabul edilmeye değer bulunmuştur. Ayrıca, yazının bulunmasıyla, geleceğe yazılı bilgi bırakma olanağı doğduğundan bu olay, tarih çağlarının başlangıcı olarak alınmıştır.
Tarihin incelediği çağlar yazının bulunmasına (M.Ö. 3200) göre ikiye ayrılmaktadır. Yazının bulunmasından önceki döneme Tarih Öncesi Çağlar, yazının bulunmasından sonraki döneme de Tarih Çağları denmektedir.
Tarih Öncesi Çağlar:
Yazının bulunmasından önce insanların nasıl yaşadıklarını, bugüne kadar kalmış olan kalıntılardan öğrenilir. Tarih öncesi dönemden kalan kalıntılar incelendiğinde, bunların taştan ve madenden yapılan kalıntılar olarak iki ana guruba ayrılabileceği görülmektedir. Taştan yapılmış olan kalıntıların yapıldığı döneme Taş Devri, madenden yapılmış kalıntıların bulunduğu döneme Maden Devri denir. Taş Devri kendi içinde Yontma Taş Devri ve Cilâlı Taş Devri olmak üzere ikiye ayrılır. Maden Devri de kendi içinde Bakır, Tunç ve Demir Devri olmak üzere üçe ayrılır.
Tarih Çağları:
Tarih Çağları yazının bulunmasından günümüze kadar geçen zamanı içerir. Tarihteki olayların öğrenilmesi ve araştırılmasında kolaylık sağlaması için, tarih çağları dönemlere ayrılmıştır. Bunlar; İlk Çağ, Orta Çağ, Yeni Çağ ve Yakın Çağdır. Toplumların kültürleri ve yaşantıları birbirinden farklı olduğu için, gelişim dönemleri de farklı olmuştur. Bu nedenle, her toplum tarih öncesi çağları ve tarih çağlarını aynı zaman içinde yaşamamıştır. Örneğin, bir bölgede insanlar Cilâlı Taş Devri yaşarken, farklı bir bölgedeki diğer insanlar, Maden Devrini yaşayabilmiştir. Bir toplum Orta Çağ koşullarında yaşarken, farklı bir bölgedeki diğer bir toplum Yeni Çağı yaşayabilmiştir. Özelikle ulaşım ve haberleşmenin sınırlı olduğu ilk çağlarda bu tür farklılıklar daha çoktur. Çağımızda iletişim ve haberleşmenin artmış olması, toplulukların uygarlık düzeyi bakımından birbirine daha yakın olmasını sağlamıştır.