Tarih terimi olarak Mutasavvıf: Tasavvufa bağlanan ve o yolda yürüyen kimse. (Tasavvuf: Allah'ın birliğini ve evrenin oluşumunu varlık birliği Vahdet-i vücud anlayışı ile açıklayan dinî ve felsefî akım)
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi terimi olarak Mutasavvıf: 1. Tasavvufçu, tasavvufu yaymaya ve tanıtmaya çalışan, tasavvuf yoluna giren kimse.
2. İslam'ın ahlaki değerlerini hayata katmayı ön plana çıkaran; insanın benliğini karartan, inançsızlık, cimrilik, korkaklık, kin, haset ve dedikodu gibi kötü davranışlardan kişiyi uzaklaştırmaya çalışan kimse.
3. Nefsin bütün mertebelerini geçmeye çalışarak nihai hakikati elde etmeye ve Hakk'a ulaşmaya çalışan, insani davranışlarda İslam'ın ahlaki prensiplerini huy ve karakter hâline dönüştürmeyi amaçlayan ve bütün bunları gerçekleştirmek için tasavvuf yoluna giren kimse.
2. İslam'ın ahlaki değerlerini hayata katmayı ön plana çıkaran; insanın benliğini karartan, inançsızlık, cimrilik, korkaklık, kin, haset ve dedikodu gibi kötü davranışlardan kişiyi uzaklaştırmaya çalışan kimse.
3. Nefsin bütün mertebelerini geçmeye çalışarak nihai hakikati elde etmeye ve Hakk'a ulaşmaya çalışan, insani davranışlarda İslam'ın ahlaki prensiplerini huy ve karakter hâline dönüştürmeyi amaçlayan ve bütün bunları gerçekleştirmek için tasavvuf yoluna giren kimse.
Tasavvufi-Tasavvuf terimi olarak Mutasavvıf: 1. Tasavvuf inançlarını benimseyerek kendini Allah'a adamış kimse, herhangi bir tasavvuf yolunda mertebe katetmiş kişi.
2. Gafletten uzak olarak her an Hakk'ı zikreden, kalbini manevi kirlerden temizleyen ve Allah'tan başka her şeyi gönlünden çıkaran, ruhunu Hakk'kın zikriile süsleyen tasavvuf ehline mutasavvıf denir.
2. Gafletten uzak olarak her an Hakk'ı zikreden, kalbini manevi kirlerden temizleyen ve Allah'tan başka her şeyi gönlünden çıkaran, ruhunu Hakk'kın zikriile süsleyen tasavvuf ehline mutasavvıf denir.
Kur'an-ı Kerim terimi olarak Mutasavvıf: Tasavvuf inançlarını benimseyerek kendini Allah'a adamış kimse, sofi.
Benzer Kur'an-ı Kerim Terimleri:
- Peyderpey
Azar azar, bölüm bölüm, yavaş yavaş.
- Nisap
Zekât ve fıtır sadakası verebilmek, kurban kesebilmek ve diğer bazı ma
- Mütevazı
1. Alçak gönüllü olma, kibirlenmeme.
2. Gösterişsiz olma.
3. İns
- Arz
Yer, yeryüzü.
- Şecâat
Yiğitlik, yüreklilik.
- Tarikat
Aynı dinin içinde birtakım yorum ve uygulama farklılıklarına dayanan,
- Tenzih
1. Arındırma, kötü şeylerden uzaklaştırma, kusur kondurmama.
2. All
- Şerh
Açma, ayırma. Bir anlatım veya kitabı açıklama, yorumlama. Bir şeyi aç
- Taassup
Dilimize Arapçadan geçmiştir. Herhangi bir delile dayanmadan, bir fikr
- Hikmet
1. Bilgelik, felsefe.
2. Allah'ı (c.c.) gereği gibi bilme bilgisi.